Page 76 - COMU-DERGI11
P. 76
SEYAHAT
tatlı tüyo vereyim. Başçarşı’daki tramvay durağının arka- aslında Avrupa’nın Kudüs’ü olarak adlandırılan bölgede
sındaki Edin Pekara’dan (Edin’in Fırını) akşamları da çiko- yaşayan çok kültürlü hayatın gerçek manasını özetliyordu
latalı kruvasan almayı ihmal etmeyin. Tufahija’yı ; Başçarşı dünyaya. Ruhu şad olsun…
Camii’nin hemen karşısında aslında Gostivar’lı olan Hacı
Amca’nın mekanı Cream Shop’ta yiyebilirsiniz. Başçarşı Hayatı boyunca karşılaştığı tüm zorluklara rağmen, Av-
bölgesinde nargile Osmanlı’dan günümüze yaşayan önem- rupa’nın ortasında soykırıma uğrayan halkına bir devlet
li bir kavram. bırakmayı başaran Aliya “Ben Avrupa’ya giderken kafam
önümde eğik gitmiyorum. Çünkü çocuk, kadın ve ihtiyar
*** öldürmedik. Çünkü hiçbir kutsal yere saldırmadık. Oysa,
Türkler’in Kurtuluş Savaşı’na dair konuşulurken nasıl onlar bunların tamamını yaptılar. Hem de Batı’nın gözü
ki Mustafa Kemal’den bahsedilmezse eksik kalır birşeyler; önünde; Batı medeniyeti adına...” diyerek savaşta dahi ah-
Bosna’nın var olma mücadelesinin en büyük kahrama- lakın ehemmiyetini zihinlerimize bu sözlerle çakmıştı!
nı da kuşkusuz Aliya İzzetbegovic’tir. 200 bin Müslüman
Bosna’lının öldürüldüğü, 50 bin kadının tecavüze uğradı- Tito’nun baskıcı rejiminin Yugoslavya’daki Boşnak
ğı, insanların diri diri yakılıp topluca kurşuna dizildikleri, Müslüman kimliğini yok etmek amacıyla uyguladığı poli-
1500’ün üzerinde caminin yıkıldığı savaşta bir tane bile ki- tikalara karşı halkının dirilişi için çalışmalarına çok genç
lisenin yıkılmış olmaması bu ahlaksız savaşta Boşnakların yaşlarda Mladi Muslimani (Genç Müslümanlar) derneğine
nerede durduklarını ortaya koymaya yetiyor. katılarak başlayan Aliya, komünist rejimin bu derneğin
Aliya savaş sonrası halkına seslenirken “Savaşta bü- faaliyetlerini yasaklayıp üyelerini tutuklamasıyla hapisle
yük zulme uğradınız. Zalimleri affedip affetmemekte ser- tanışır. Daha sonraki yıllarda da yayınladığı İslam Mani-
bestsiniz. Ne yaparsanız yapın, ama soykırımı unutmayın. festosu eseri nedeniyle hapis cezalarıyla karşı karşıya kalır.
Çünkü unutulan soykırım tekrarlanır.” diyerek Avrupa’nın
ortasında İslam sancağını dalgalandıran Boşnaklara gele- Boşnak şarkıcı Dino Merlin’in Da Te Nije Aliya şarkı-
ceğe dair ikazlarda bulunmuştu. Yine bir konuşmasında sında aşağıdaki nakaratla bahsettiği avlu Morica Han’ın
“Nefrete nefretle cevap vermeyin. Bosna için nefret çıkmaz avlusu:
sokaktır. Nefret sadece bizim ruhlarımızı
zedelemiyor, Bosna’nın özünü de zede- bu kadar ışıltılı parlayamazdı
benim güzel avlum
liyor.” derken ve ben karanlığı ışık bilirdim
Aliya sen olmasaydın
Aliya İzzetbegoviç
Bosna’yı ziyaretimizin 2.gününde Osmanlı’nın vezir-
ler şehri olarak bilinen Travnik’i ziyaret ettik. Saraybosna
Avusturyalıların saldırısına uğrayınca Travnik, 1686-1851
yılları arasında 165 yıl Bosna eyaletinin Sancak Merkezi
olmuş.
Travnik Kalesi, şehri tepeden izleyebileceği-
niz muhteşem bir manzara sunuyor. Şehir
merkezindeki Alaca Camii olarak bilinen
caminin içi çok hoş süslemelerle donatıl-
mış ve ahşap donanımıyla göz kamaştı-
rıyor. 1705 yılında Osmanlı Veziri Elçi
İbrahim Paşa tarafından yaptırılan
medrese halen ayakta ve Türkiye’den
gelen turistlerin çokça ziyaret ettiği
mekanlar arasında.
90’larda Boşnaklara uygulanan
soykırıma dünya gözünü yumar-
ken, Türkiye’de yaşayan Ağrı Pat-
nos’lu Selami Yurdan; Bosnalı ka-
dın ve çocukların “Nema niko da
nas spasi” “Bizi kurtaran yok mu”
haykırışlarına dayanamaz ve bir
grup arkadaşıyla Boşnak kardeşle-
riyle omuz omuza savaşmak üze-
re Bosna’ya gider. Selami Yurdan
orada şehid olur. Kabri bu güzel şehir-
dedir. Travnik’e yolunuz düşerse Mücahid
Selami kardeşimize bir Fatiha okumayı ih-
74 ÇANAKKALE ONSEKİZ MART ÜNİVERSİTESİ