Page 75 - COMU-DERGI11
P. 75

SEYAHAT

                                                                Kovaçi Şehitliği

    Şehirlerin hafızası, geleneği de hem olumlu hem olum-           ***
suz anlamda damga vurmuş hiçbir hadiseyi es geçmez.
1917’de Kudüs’e giren İngiliz komutan Edmund Henry, 730             Saraybosna’ya yolu düşen herkesin ortak kanaati şudur
yıl önce şehri Hristiyanlardan alıp İslam beldesi yapan Se-     ki; İstanbul’un ardından yaşayan en büyük Osmanlı şehri
lahaddin Eyyubi’nin Emevi Camii avlusundaki mezarına            Saraybosna’dır. Şehri tepeden izleme imkanı bulacağınız
vurarak “Kalk Selahaddin, yine biz geldik” demiştir…            Zuta Tabija (Sarı Tabya)’da Ramazan aylarında iftar vak-
                                                                tinde atılan top yüzyıllardır yaşayan dirençli bir sembol-
    İslam’ı yaymak amacıyla, Anadolu’dan Bosna’ya gön-          dür adeta, Avrupa’nın tam da ortasında. Osmanlı kimliğini
derilen gönül erlerinden Akhisar’lı Ayvaz Dede bölgenin         koruyan Saraybosna’nın kalbi Başçarşı’daki sokaklar (kun-
İslam’la şereflenmesi sağlamış; Boşnaklar ise 5 asırdan         duracılık, aşçılık, lülecilik, çizmecilik, kazancılık, abacılık)
fazladır hem ona olan sevgilerini göstermek, hem de Müs-        ve mahalleleri Osmanlı şehir örneklerini canlı biçimde
lüman oluşlarını kutlamak amacıyla her yıl Haziran ayının       gözlemleyeceğiniz mekanlardan. Hatta bilen birinden yol
son Pazar günü bir şenlik/mevlid düzenlerler ve bu güzel        tarifi isteyerek oranın biraz daha yukarılarında yer alan
gelenek halen devam etmektedir.                                 Vidikovac’a (seyir terası) çıkıp bir nargile tüttürebilirsiniz.

    Bosna’da gittiğiniz bir çok mekanda Fatih Sultan Meh-           Bosna’da sabah kahvaltısının vazgeçilmezi börekten
med Han’ın Bosna’lı Fransiskenlere verdiği Ahidname, bü-        orada kaldığımız süre zarfınca vazgeçemedik, vazgeçemi-
yük saygı görür, metnin orjinali halen Fojnica kasabasında-     yorsunuz. Börek yaşamın tam da içinde bir kavram ve tabi
ki bir Manastır’da muhafaza ediliyor.                           ki kahve. Çayla araları pek yok Boşnakların, Türkler’in çayı
                                                                tükettiği gibi kahve tüketiyorlar. Kahve şekersiz içiliyor
    ***                                                         Bosna’da, dileyen yanında ikram edilen lokumla tatlanır.
                                                                Bense kahvayi çok sevdiğimden havalimanından çikolata-
    Bosnalı Müslümanlar Avrupa’nın ortasında savaş olaca-       lı Williger almıştım. Kahvenin fincanda değil de cezveyle
ğına inanmadılar. Uzun yıllar birlikte yaşadıkları komşu-       servis edilişi de özel bir gelenektir Bosna’da. Bakır tepsiyle
larının bir gün gelip evlerini bombalayabileceklerine, Sırp     gelen cezveden fincanınıza kendiniz doldurursunuz kah-
tanklarıyla, silahlarıyla evlatlarını, anne-babalarını öldüre-  venizi.
bileceklerine, kadınlarına tecavüz edileceklerine inanmak
istemediler. Hırvat topçusunun aslında iki halkı – iki inan-        Begova çorba (Bey çorbası), Cevapi, Kaymaklı elma
cı birbirine bağlayan Mostar Köprüsü’nü yıkabileceğine,         tatlısı (Tufahija) ve Trilece tatlısı da Bosna’ya gittiğinizde
sadece Srebrenica’da 8372 kişinin bir günde hem de Hol-         damağınızda iz bırakacak yerel lezzetler. Yolunuz düşerse,
landa’lı barış gücü askerlerinden alınıp teker teker öldürü-    tadına bakmadan sakın dönmeyin. Başçarşı’nın sembolü
leceğine hiç ihtimal vermediler. Bunun bedelini ise 20. yüz-    olan Sebilj’den su içmeyi ise ihmal etmeyin. Hadi bir de
yılın en büyük soykırımlarından birini yaşayarak ödediler.

                                                                ÇANAKKALE ONSEKİZ MART ÜNİVERSİTESİ 73
   70   71   72   73   74   75   76   77   78   79   80